Hemen her toplumda az da olsa rastlanan bir insan tipi vardır; bunlar bir kenara çekilir, bir şeylerle yıllarca uğraşır, çalışır, didinir dururlar. Toplumdakiler onların ne yaptığını anlamazlar ilk bakışta, kimi zaman dudak büker, kimi zaman eleştirir geçerler. Sonra günün birinde ülkede önemli bir olay olur, herkes şaşırır, ne yapılması gerektiğini bir türlü bilemez, hatta iş giderek büyür, bazen uluslararası boyutlara varır. Kurtarıcı aranır, bu işten anlayan birisi yok mu diye herkes birbirine sorar. Derken o, bir kenarda yıllarca sessiz sedasız çalışıp duran adam yavaşça yerinden doğrulur, ben bu işi biliyorum, size yardımcı olabilirim der ve gösterişsiz ama bilge bir tavırla işin başına geçer. İşte dostluğumuzun lise yıllarından başlayarak üniversitede ve hayat boyunca devam ettiği, bu kitabın yazarı Kısmet Erkiner o insanlardan birisidir. Gerçekten, spor hukuku konusunda yıllardır araştırma yapan, bu alanda dünyanın hemen her yerindeki yayını takip eden, özgün, ülkemiz için eşsiz sayılabilecek bir spor hukuku kütüphanesine sahip Erkiner, başka örneklerde de görüldüğü gibi, önce yurtdışındaki uluslararası kuruluşlar tarafından keşfedilmiş ve hemen de layık olduğu statüye ve yere oturtulmuştur. Ne var ki, spor hukuku alanında dünyaca tanınmasına ve otorite sayılan kişilerle birlikte çalışmasına, onlarla panellerde, sempozyumlarda sürekli biraraya gelmesine, nihayet Avrupa Konseyi'ndeki görevinin yanısıra Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi'nin tek Türk üyesi olmasına rağmen, ülkemizde pek tanınmamaktadır. Bunun böyle olduğunu bir 'gazetenin "İşte o" diye başlık atıp resmini yayımlamasıyla da gördük...

---