Türkiye'nin Ortak Pazar'la ilişkilerinin temelinde, Türkiye'nin Avrupalı olabilmek için çırpınışı ve Yunanistan'ı yalnız bırakmama çabası yatar. 1959'da başlayıp hala süren ve önümüzdeki yıllarda da süreceğinden hiç kuşkumuzun olmaması gereken Türkiye-Avrupa ilişkilerini, ilk defa 1972 yılında, Brüksel'de incelemeye başladım. Bir yandan kendim öğrendim, öte yandan da AB'nin arşivlerinde çalışma olanağı bulabildiğim için geçmişine de göz atabildim. Kitaptaki tüm belgeler, AB'nin resmi arşivlerinden derlendiği için, topluluğun Türkiye'ye bakışını çok net ve tartışmasız biçimde verebiliyor. Türk belgelerinin bir bölümünü dahi bu arşivlerden derledikten sonra, işin içindeki yetkililerle konuşarak yeniden bir değerlendirmeye tabi tuttum, ayrıntılarını zenginleştirebildim. Bu kitabın çekirdeğini, 1978 yılında yayımlanan Bir Pazar Hikâyesi adlı kitabım oluşturuyor. Müzakereler ve korunması gereken pasajları saklayıp, bugüne kadarki gelişmeleri de ekleyerek genişlettim. Kitap adeta çehre değiştirdiği için de yeni bir isim altında yayımlamayı kararlaştırdık. Amacım, Türkiye'nin Ortak Pazar macerasını komple bir hikâye halinde ve tamamen belge ve tanıklara dayanarak sizlere anlatabilmek. Bu kitabın özelliği, Türkiye-Avrupa ilişkilerinin tam kronolojisini vermesi, perde arkası tartışmalar ve en önemlisi Ankara'da politika oluşturanlarla, Avrupa'nın zaman içinde hangi aşamalardan geçtiklerini anlatmasıdır. Yıllardır bu kitaba katkıda bulunan Türk ve yabancı yetkililere teşekkür ederim.

---