Yazar | : | Ömer Erdem, Yüksel Kanar |
İsbn | : | 9757413119 |
Yayın Tarihi | : | 2000 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 375 |
Ölçü | : | 13,5 x 19,5 cm |
Yayınevi | : | Morpa Kültür Yayınları |
Bahsi Geçen | : | M. Tevfik Fikret |
Türk Edebiyatının önemli isimlerinden birisi olan Tevfik Fikret Ocak 1867'de İstanbul'da doğdu. Asıl ismi Mehmet Tevfik'tir. Babası, Çankırı'nın Çerkeş kazasından Ahmet Ağa'nın oğlu Hüseyin Efendi'dir. Babası, Rüştiye tahsilinden sonra Babıali Hariciye kalemine girmiş, şehremaneti meclis azalığı, Hama, Nablus, Halep ve Antep mutasarrıflığı yapmış, 1905'te ölmüştür. Annesi, Hatice Refia Hanım'dır. Sakızlı mühtedi bir Rum ailesinin kızı olan Hatice Refia Hanım, Fikret 12 yaşında iken Hicaz'a gitmiş ve orada ölmüştür.
Tevfik Fikret, Mahmudiye Valide Rüştiyesi'ne verilmiş, bu okulun kapanması üzerine Galatasaray Lisesi'ne girmiştir. Burada, Muallim Naci, Recaizade Ekrem ve Muallim Feyzi'den edebiyat dersleri görmüş, onların tesirleriyle şiir yazmaya başlamış ve 1888'de liseyi birincilikle bitirmiştir. Burada Fransızca öğrenmiş ve Fransız edebiyatıyla ilgilenmiştir.
Babıali istişare odasına memur olan Tevfik Fikret sonra dayısının kızı Nazıma Hanım'la evlendi. İlk olarak, İsmail Safa'nın çıkardığı "Mirsad" dergisinde şiir ve nesir müsabakasını kazanarak dikkatleri üzerine çekti ve arkadaşları Ali Ekrem ve Hüseyin Kazım'la "Malumat' dergisini çıkarmaya başladı.
Galatasaray Sultanisi'ne Türkçe öğretmeni olan Fikret, 1896 yılı sonlarında buradan ayrılarak Robert Kolej'e girdi ve hayatının sonuna kadar bu okulda kaldı.
Recaizade Ekrem'in tavsiyesiyle Ahmet İhsan'ın çıkarttığı Servet-i Fünun dergisinin başına gelen Fikret, 7 Şubat 1896 tarihli ve 256 numaralı nüshayla beraber o zamana kadar bir fen dergisi olan Servet-i Fünun'u devrinin önemli edebiyat dergisi haline soktu. Kısa zamanda, Halid Ziya, Cenab Şehabeddin, Mehmet Rauf, Hüseyin Cahid, Ali Ekrem, Hüseyin Siret, Ahmet Reşid, Süleyman Nazif, Ahmed Şuayb, İsmail Safa, Süleyman Nesib, Faik Ali, Ahmet Hikmet gibi isimlerin biraraya gelmesiyle edebiyatımızda Servet-i Fünun hareketi başlamış oldu.