Türk Milleti’nin göğsünü kabartan 24. Osmanlı Padişahı ve 89. İslâm Halifesi Sultan I. Mahmut Han’ı neşrederken Devlet-i Aliye’nin 19. asra yaklaşırken hâlâ bütün ihtişamını muhafaza ettiğini gururla müşahede edeceksiniz. O günün dünyasının süper güçleri konumundaki Almanya, Avusturya, Rusya ve İran’ın Osmanlı Devleti’ne karşı nasıl haçlı ittifakı kurduklarını ve Devlet-i Aliye’ye karşı savaşırken nasıl paslaştıklarını ama her defasında kahraman ecdadımızın bu şer ittifakını nasıl darmadağın ettiğini tarihin birer şeref levhası gibi hafızanıza kazıyacaksınız. Bu haçlı şer ittifakının yerli işbirlikçilerinin acımasızlığını ve kalleşliğini bütün çarpıklığı ile görecek ve bu vatan hainlerini teşhis edeceksiniz.
Dünyaya nizam verenler külliyatında sadece o dönemin havadisini öğrenmekle kalmayıp, altı buçukasırlık Osmanlı kültür ve medeniyetinin zengin teşkilât yapısına da vâkıf olacaksınız. Bu vukufiyet aynı zamanda Türk çocuklarının kişisel gelişimini de etkileyecek muazzam bir kültür birikimi olduğu gibi, bugün Amerika ve Avrupa’dan ithal edilen ve yalan yanlış tercüme edilen kişisel gelişim kitaplarına da temel teşkil eden bir kültür birikimidir. Biraz dikkat edilirse ABD teşkilât yapısının ve müesseselerinin kuruluşunda OsmanlI devlet ve teşkilât yapısını esas almış ve hâlâ uygulamaktayken, OsmanlI’nın ana vârisi olan bizler hâlâ o muazzam mirası göz ardı etmeye devam etmekteyiz. Bu eserlerin o büyük Osmanlı mirasını görmemize vesile olması dileğimle sizleri o büyük Gazi Padişahla baş başa bırakıyorum...

---