Yazar | : | Kemal Tahir |
İsbn | : | 975769651x |
Yayın Tarihi | : | Ekim, 1993 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 220 |
Ölçü | : | 13,5 x 19,5 cm |
Yayınevi | : | Bağlam Yayınları |
Kitap en kalıcı iletişim aracıdır. Kitap, yalnızca geniş alan üzerinde değil, kuşaklar arası sağlıklı bir iletişim kurulmasını da sağlayan en önemli araçtır. Bu nedenle kitap, türlü teknik gelişmeye karşın tarih boyunca ayrıcalıklı yerini koruyabilmiştir.
Tarihin yazının bulunuşu ile başlatılması rastgele bir olay değildir. İnsanların yaşadığı deneylerden ders çıkarması, bu dersleri gelecek kuşaklara aktararak bir birikime izin vermesi, böylece bir ilerleme ve gelişme içine girebilmesi, yazının kullanımıyla eşzamanlı olmuştur. Bu nedenle yazı, gerçekten tarih ve uygarlıkların başlangıç noktasını oluşturmaktadır. Yazının, insanlığı anında ve doğrudan var olan ilişkilerin dışına taşımasıyla toplum yaşamı bütün yönleri ve zenginliğiyle tanınabilmiştir.
Yaşadığı deneylerden ders çıkarmasını, bu deneyleri değerlendirmesini bilen toplumlar tarihte sözü olan toplumlardır ve bu özellikleriyle de yazı ve kitap aracılığıyla insanlığın gelişmesine, zenginleşmesine yardımcı olmuşlardır. Doğu uygarlıklarının tarihteki üstün yerinin geleceğe taşımasında yazı ve kitap ana etken olmuştur. Dünya egemenliğine el koymak girişimine koyulduğundan bu yana da Batı, amacına ulaşmasına en önemli, Doğu'nun bu birikimiyle karşılaşmış, Doğulu toplumların bu birikimlerinden yararlanmalarını önlemeyi ana siyaseti olarak yürüte gelmiştir. İskenderiye kitaplığı, Doğu toplumlarının insanlığın gelişmesindeki paylarına orantılı olarak tarihteki ününe kavuşmuş, "Toplumların yolu tarihlerinden vurulur." Sözünü doğrularcasına, dünya egemenliğine el koymak isteyen Batı, aynı kitaplığın yanmasına yol açmıştır.
Türk toplumu, Batıcılaşma seçiminden bu yana yeni bir yörünge içine sokulmak istenmiştir. Cumhuriyet 'Sonrası Türkiye, bu gelişmenin bir ürünü olarak karşımıza çıkmaktadır. Yeni bir yön verilmek istenen toplumumuz ayrıca kendi bilgi kaynaklarından da koparılmıştır. Yapılan siyasi seçimin geçerliliği, tüm toplumumuzun seçimiyle kesişip kesişmediği soru konusudur. Bu durumda toplum kesitlerinin ve kişilerin soru sorma, doğruyu, gerçeği araştırma hakkı ve çabası ortaya çıkmaktadır. Bu çabada kitap, başvurulacak en önemli araçtır. Toplumun, toplum üyelerinin bir başlarına arayışa girmek durumunda kaldıkları zaman, bu çabada özellikle basılı kitabın ayrı bir yeri vardır. Basılı kitap, bilgilerin herkese ulaşması, herkesin soru sormasına ve sözünü söylemesine fırsat sağlamasıyla tarihte ayrı bir önem kazanmıştır. Toplumların arayışlarında ayrı bir önemi bulunan kitap, sırasında taşıdığını