Gelecek yıl Üçüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı yürürlüğe girecek. Daha şimdiden gazetelerin baş köşelerinde, yetkili ağızlardan yapılan kalkınma planı açıklamalarıyla sık sık karşılaşıyoruz. Yeni kalkınma planının ve 22 yıllık dönem için hazırlanan Yeni Strateji'nin yurt sorunlarımızda ve bu sorunların mesleğimiz alanında ne anlama geldiğini incelemek zorundayız. Birinci ve İkinci Beş Yıllık Kalkınma Planları gibi önümüzdeki plan da sayısal hedefleri bakımından tam gerçekleştirilmese bile amaçladığı kalkınma anlayışı bakımından değerlendirilmelidir, Devlet Planlama Teşkilatı tarafından yayınlanan ve 1973-1977 yılları arasındaki dönemi kapsayacak olan Üçüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı - BÜYÜME MODELİ VE İLK ÇÖZÜMLER'in en dikkate değer yanı, dönem sonunda hizmetler sektörünün ekonomimizde hâkim sektör haline gelmesidir. Gayri Safi Yurtiçi Hasılanın Sektörlere Dağılışı (Yüzde olarak) Yıl Tarım Sanayi İnşaat Hizmetler Toplam 1970 30,50 20,60 0,70 48,20 100 1977 17,65 26,40 0,93 55,02 100 Fark -12,85 + 5,80 + 0,23 + 6,82 Bilindiği gibi tarım ve sanayide gelir, üretim süreci içinde, hizmetlerde ise dağıtım ve bölüşüm süreci içinde yaratılır. Genişlemesi öngörülen hizmet sektörü, banka, sigorta, ulaştırma, ticaret, kira gelirleriyle devlet kesimi gibi gelirlerden oluşmaktadır. Bunun gibi üretken olmayan bir sektörün ekonomimizin hâkim sektörü haline gelmesi ciddi bir bozukluk belirtisidir. Hızla kalkınmak zorunda olan bir ülkede tarım ve sanayi gibi üretken iki sektör toplamının, hizmetler sektöründen cılız bırakılması ve bunun planda hedef olarak alınması, milli ekonomimizin sağlam bir temele oturtulmadığının çok açık bir göstergesidir…

---