Yazar | : | Nejat Gülen |
Yayın Tarihi | : | Eylül, 1985 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 147 |
Ölçü | : | 13,5 x 19,5 cm |
Yayınevi | : | Tekin Yayınevi |
Gece. Nişantaşı'nda Güzelbahçe sokağında yürüyorum. Yağmur yağıyor, tis, tis. Rüzgârsız, puslu ve sessiz bir İstanbul gecesi. Yolun kenarında sıra sıra otomobiller, iki yana park etmişler. Köşebaşında eczahanenin ışığı yanıyor, dükkânlar kapalı, gece vakti. Ellerim ceplerimde omuzlarımı kaldırmışım, kaldırımda su birikintileri var, asfalt yolun ortasında yürüyorum, yol boş, parlıyor. Sağ yanda Amerikan Hastahanesinin bahçe duvarı, bahçede yaprakları dökülmüş ağaçlar, onu geçince Güzelbahçe Hastahanesi; sokağın tam karşısında sıra sıra apartmanlar. Yol bitiyor. Bizim evin yanında yolun tam karşısında Adalı yazar Zeyyat Selimoğlu oturur, yazmaktan yorulunca camdan bakar sokağa. Salonun ışığı yanıyor, ama perdeleri kapalı, tis tis yağmur yağıyor.
Birden bir, ses sessizliğin içinden: - İvri... İvri!...
Durdum, kulak kesildim aniden; başımı çevirdim sağa sola. Yok canım, bana öyle geldi galiba, bu Ada sesi. Kış ortasında, İstanbul'da ne münasebet?
Yine baktım sağıma soluma, kimseler yok gece karanlığında, kim olabilir ki?
Sait Faik'in bir hikâyesi vardı, Hişt! Hişt! diye.
Çamlarda yürür, biri seslenir durmadan Hişt! Hişt! diye, sağa sola bakar, bulamaz kimin seslendiğini. Onu anımsadım birden.