Konstantinopl'da Savaşın İki Yılı (1915-1916)

Yazar : Dr. Harry Stuermer
İsbn : 9758454420
Yayın Tarihi : Mayıs, 2002
Dil : Türkçe
Sayfa Sayısı : 206
Ölçü : 12 x 19,5 cm
Yayınevi : Büke Yayınlarıı

Bundan 85 yıl önce yazılan bu kitabın Türkçeye çevrilmesi, Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliği sorununun hem ülke içinde, hem AB çevrelerinde sıcak bir tartışma konusu olduğu bir sıraya denk geldi. Bu mutlu bir rastlantı sayılmalıdır. Çünkü tam bir kördöğüşüne dönen AB üyeliği tartışmalarını, bu kitap ve benzerleri, bir olasılıkla, esas tartışılması gereken yöne çekmeye yardım edebilir. "Türkiye AB'ye üye olacak mı ya da olabilir mi?" sorusunun yanıtı, Türk'ten Türk'e siyahla beyaz kadar zıttır; ama "Avrupa'nın Türkiye'ye ve Türklere bakışı, Türkiye'nin Avrupa kurumlaşmasıyla bağdaşmasına elverişli midir?" sorusunun yanıtı, Avrupalıdan Avrupalıya ton farkı gösterse de siyah-beyaz farkı kadar zıt değildir; çünkü yanıt tektir; üstelik Türkiye'nin üyeliğini belirleyici olan da o yanıttır. O nedenle biz Türk'lerine de -soruna ulusal onurumuzu koruyarak yaklaşacaksak- asıl tartışmamız gereken şey, bizim Avrupa'dan ne istediğimiz değil, Avrupalının bize bakışını nasıl değiştireceğimiz ya da değiştirip değiştiremeyeceğimiz olmalıdır. Elinizde tuttuğunuz kitap, Avrupalının Türkiye'ye bakışının, yaklaşık bir yüzyıl önce yazıya dökülmüş ipuçlarını taşıyor. Kitap, birinci Dünya Savaşı yıllarında Alman gazetelerinden Kölnische Zeitung'un İstanbul muhabirliğini yapmış bir gazetecinin Türkiye izlenimleri ve düşünceleridir. Jön-Türklerin yanı sıra Arıman'ları da amansızca eleştiren yazar, tasarladığı kitabı Alman savaş sansüründen geçiremeyeceğini, üstelik canını ve özgürlüğünü tehlikeye atacağını düşündüğü için, İstanbul'dan ayrıldıktan sonra İsviçre'ye gitmiş, kitabını orada Fransızca yazmıştır. Kitap ilk kez 1917' de Paris'te Fransızca basılmıştır. Aşağıda, yeri geldikçe örnekleriyle göstereceğimiz gibi, kitap Türkiye hakkında, haklı-haksız birçok yargıyı içeriyor; o yıllarda Türkiye'nin karşı karşıya geldiği birçok soruna belirgin bir önyargıyla yaklaşıyor ve nihayet yazarın düşüncesinde farkına varmadan yer tutan çifte standart, çoğu yerde, buram buram bir tarafgirliği yansıtıyor. Ama bunlar ne sadece o yazara özgüdür, ne bu tür yargılı, önyargılı, çifte standartlı görüşlere öfkelenmek ya da görmezden gelmek -inzivaya çekilmiş bir Türkiye düşünülemeyeceğine göre çözüm sayılabilir...
******
DİKKAT!
İstanbul Kitapları (7654 kitap)
ve
Osmanlı Kitapları (2586 kitap)
Koleksiyonları satılıktır.
Çok kıymetli ve nadir kitapları da kapsayan bu
Koleksiyonları almak isteyenler
İletişim paragrafından lütfen mesaj gönderin...