Yazar | : | Sacit Somel |
Yayın Tarihi | : | Mayıs, 2003 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 135 |
Ölçü | : | 13,5 x 19,5 cm |
Yayınevi | : | Başkent Matbaası |
Son günlerde bir Atatürkçü Düşünce Derneği şubesi daha saldırıya uğradı: Gebze'de dernek şubesine giren İBDA-C üyesi dört şeriatçı, derneğin on yedi yaşındaki sekreterini ağzını ve ellerini bağlayıp tuvalete kilitledikten sonra dört yangın bombası bırakarak kaçmış. Sekreter, bombalardan birisinin patlamasından sonra tesadüfen derneğe uğrayan bir genç tarafından kurtarılmış.
İBDA-C şeriatçıları, dernek sekreterini diri diri yakma canavarlığı içinde! Bağımsızlık Savaşı sonunda yurdumuzdan çekilen Yunan ordularının geçtikleri köylerdeki insanlarımızı diri diri yakmalarından bu yana, şeriatçı yobazlar, insan yakma canavarlığını Sivas'ta 37 aydını diri diri yakarak göstermişlerdi. Şeriatın ne mene bir şey olduğunu bize anlatan bu ibret verici olay, laikliğe ne kadar kuvvetle sarılmamız gerektiğini de bize anımsatmaktadır.
İBDA-C üyelerinin şeriatçılıkları bugün memleketimizi yönetenlerinkinden farklı mıdır bilmiyoruz. Ancak her türlü demokratik özgürlüklerin şiddetle kısıtlandığı bir dönemde İBDA-C'nin Atatürkçü Düşünce Derneği şubelerine saldırılarına devam edebilmesi (bugüne kadar altı şube saldırıya uğramıştır) kişiyi, yenik Yunan ordusuyla aralarında bir fark olmadığı inancına götürmektedir.
Refah Partisi'nin iktidara gelmesinden sonra memlekete egemen olan müsait hava içinde şeriatçıların cesaretleri de artmış ve Gebze'de olduğu gibi saldırıları yer yer terör hareketlerine dönüşmüştür. Saldırganlar, çoğu zaman yakalanmamakta, tutuklananlar da hafif cezalarla kurtulabilmektedirler.
Sayın Erbakan bu suretle bir yandan yurdumuzun içinde bulunduğu keşmekeşten yararlanarak kadrolaşmasına devam ederken bir başka yandan da görüşlerini yaymak için şeriatçı örgütlerden yararlanmak istemektedir…