Yazar | : | Tarık Zafer Tunaya |
İsbn | : | 9756857781 |
Yayın Tarihi | : | Şubat, 2004 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 93 |
Ölçü | : | 16 x 23 cm |
Yayınevi | : | İst. Bilgi Üniversitesi |
Bahsi Geçen | : | Ahmet Samim |
BU kitabın yazılması şu gayeye dayanır: Eski harfleri okuyamayan, Osmanlıcayı anlayamayan bugünkü nesle, memleketimizdeki ideolojik hareketlerin gelişmesini anlatmak. Bu hareketlerin zaman unsuru içinde mukayese ve değerlendirme imkânını, vesikalara dayanarak, genç kuşağa vermek. Çok bol, fakat çok dağınık vesikaları aramaktan, şehir şehir, kitaplık kitaplık dolaşmaktan bir toplumun gençlerini kurtarmak istedik.
İkinci Meşrutiyet bugünün kapılarını açan anahtarları verecek özlü bir devredir. Osmanlı İmparatorluğu, tarihinin bu sayfasında en kritik anlarını yaşamış, bu devrede tarihe karışmıştır. Fakat yeni bir Türkiye'nin doğum sancıları da İkinci Meşrutiyet yılları içindedir.
Meşrutiyet, yaşamak için çırpınan ve düşünen bir süredir. Bir imparatorluğun geçmişine, haline ve geleceğine ait bütün sorular 1908'den itibaren büyük bir açıklıkla sorulmuş ve cevaplar aranmıştır. Siyası fikir cereyanları kaynaklarını bu arayıştan alırlar. Cevaplar 1913 sonuna kadar nispeten geniş bir kitle, bu tarihten itibaren de tek parti ideologları tarafından tek yönde aranmıştır. Bunlara iktidardakiler gibi düşünmeyenlerin sürgünde, Mütareke devresindeki çalışmaları da katılmalıdır. Bu çalışmalar ilk defa, Batı ile Doğu'nun açık ve zaruri bir sentez denemeleridir. Bütün bu arayış ve buluşlar hala yaşayan ve süregelen bir oluşun önemli bir safhasındadırlar.
Meşrutiyet, Türkleri imparatorluk formülünden demokratik bir Cumhuriyet formülüne iletmiş olan köprüdür. Ne yazık ki, uzun yıllar araştırılmamış, incelenmemiş, küçümsenmiş ve ihmal edilmiş bir zaman parçasıdır. Bugünün insanı, üzerinde hala tesir icra eden bir devreyi bilmekle ödevlidir. İlerlemek, kalınan yerden hareketle başlar. Henüz Türkiye'nin siyasi düşüncesinde bu nokta bilinmemektedir. Meşrutiyet'te söylenmiş olanlar bilindiği zaman, bugün birçok fikirlerin yeni değil eski oldukları ve tekrar edildikleri anlaşılacaktır.
Bu gaye iledir ki, Meşrutiyet toplumunu ve bu toplumun fikirleriyle olaylarını, enteresan bir açıdan, çağımızda medeni devletlerin ve ilim çevrelerinin önem verdikleri Siyaset İlmi (Science Politique, Political Science) açısından göstermeye çalıştık...