| Yazar | : | Hamamizade İhsan |
| İsbn | : | 9789944931328 |
| Yayın Tarihi | : | 2007 |
| Dil | : | Türkçe |
| Sayfa Sayısı | : | 160 |
| Ölçü | : | 14 x 21,5 cm |
| Yayınevi | : | Phoenix Yayınevi |
| Bahsi Geçen | : | M. İhsan Hamami |
Türk mutfağının önemli unsurlarından biri olan Karadeniz mutfağı denilince akla ilk gelen isim elbette "hamsi"dir. Vazgeçilmez lezzetiyle Karadeniz'in baş tacı olan "hamsi" üzerine yazılmış eser yok denilecek kadar azdır. Hamamizade ihsan Bey'in Hamsiname'si, bu açıdan edebiyat dünyasında büyük bir boşluğu doldurarak hamsi üzerine yazılmış ilk ve kapsam bakımından da tek eser olması açısından önemlidir.
Eserde, hamsinin sadece kış aylarında soframıza gelen bir deniz ürünü olmadığı aynı zamanda bir kültürünün de olduğu, hamsi üzerine yazılmış şiirler, destanlar, edebi metinler ve fıkralarla ortaya koyulmaktadır. Bunları okurken dikkatinizi çekecek olan ilk şey, hamsi üzerine yazılmış olan şiir ve destanların dillerinin oldukça ağır oluşudur. Hamamizade ıhsan Bey'in Divan Ede8iyatının son temsilcilerinden olmasının, eserin dilinin ağır olmasında payı büyüktür.
Kitabı okurken, Karadenizlilerin daha çok da Trabzonluların bildiği hamsi yemeklerinin yanı sıra hamsiyle daha başka nelerin yapıldığını ve bu yapılan çeşitlerin sayısının ne kadar çok olduğunu görüp şaşıracaksınız. Bazen "hadi canım, bu kadar da olmaz" diyeceksiniz.
Hamsinin bol çıktığı yıllarda, halkın hamsiyi taze ve salamura olarak tükettikten sonra geri kalanının tarlalarda gübre olarak kullanıldığını ya da hamsiye dair batıl inançların bile geliştirildiğini okuyup şaşıracaksınız.
Daha sonra eserde hamsi ve hamsinin kime ait olduğu üzerine yapılan tartışmalar ve buna getirilen kanıtlarla karşılaşacaksınız. Bu da yetmeyecek Hamamizade, kimi zaman Karadeniz'e yolu düşen yerli ve yabancı seyyahların neredeyse tamamının hamsi üzerine yazdıkları pasajlardan alıntılar yapacak, kimi zaman da Evliya Çelebi'nin kaleminden hamsiyi anlatacaktır bizlere.