Yazar | : | Arif Keskiner |
İsbn | : | 9752934889 |
Yayın Tarihi | : | Eylül, 2006 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 348 |
Ölçü | : | 14 x 23 cm |
Yayınevi | : | Doğan Kitap |
Biraz önce çıktığım asmakat merdivenlerini gerisin geri hızla iniyorum. Bizimkiler hala Rassia Oteli'nin büyük lobisinde gruplar halinde sohbet ediyorlar. Bir yandan da Ekber Babayev'in büyük mücadelelerle alacağı oda numaralarını bekliyorlar.
Elim ayağım titriyor. Ter içinde kalmışım. Asmakatta başıma gelenleri bir an önce dostlarıma anlatmak istiyorum. Biliyorum inanmayacaklar. Olsun varsın inanmasınlar.
Yanlarına geliyorum. Durumumu ilk fark eden Kadir oluyor. Bizim Kadir İnanır. Birden göz göze geliyoruz. Sorgulu ve şaşkın bakıyor bana.
"Hayırdır kardeş. Ne bu hal?" diyor.
O an bütün gözler birden bana dönüyor. "Ne olmuş halime?" diyorum.
"Suratın bembeyaz. Cin çarpmış gibisin."
"Kız" diye bir sözcük dökülüyor dudaklarımdan. Fısıltı gibi. "Ne kızı? Hangi kız?" diyor bu kez.
Gruptaki herkes, merakla ne diyeceğimi bekliyor.
"Benimki" diyorum. "Benim kız. Onu gördüm yukarda. Tam tuvalete girerken. Sütunun arkasından önüme çıkıverdi. Rüyada mıyım yoksa bu yaşadıklarım gerçek mi? Bilmiyorum."
Dönüp hep birlikte asma kata bakıyoruz. Kimseler yok...
"Yine mi güzeliz, yine mi çiçek" diyorum kendi kendime. "Mutluluktan ölünür mü? Ölünür."
İşte bu sözlerle bitirmiştim bir önceki, Yine mi Çiçek adlı kitabımı. Şimdi bu kitaba kaldığım yerden devam ediyorum.