Ehlileşmek, Düzleşmemek, Direnmek

Yazar : Ferhat Kentel, Esra Elmas
İsbn : 9789759059453
Yayın Tarihi : Şubat, 2008
Dil : Türkçe
Sayfa Sayısı : 208
Ölçü : 13,5 x 19,5 cm
Yayınevi : Hayykitap

Sosyal bilimler alanında girilen pek çok çaba aslında "suya yazı yazmanın" ötesine geçemiyor. Bilim lafını ettiğimiz anda zihinlerimizde devreye giren "değişmezlik" ve "netlik" bu noktada bertaraf olmaya mahkûm beklentilerse de suya yazı yazmanın "boynu bükük" ya da ağı ak olmaktan öte ve "naif bir iyimserlik" tespitiyle açıklanamayacak anlamlı bir eylem olduğunu hatırlamakta fayda var. Elinizdeki kitap bu nedenle topyekûn bir değişmezlik ve buna bağlı olarak ilelebet var olma / kalıcı olma iddiasını taşımıyor. Karşılıklı konuşma halinin olanakları dahilinde içinde yaşadığımız ülke ve o ülkenin göbekten bağlı olduğu küreyi anlama çabasını içeriyor. Bu anlama çabasının referansını ise kitabı ya da teorik bilginin yanı sıra gündelik hayat bilgisi oluşturuyor. "Ehlileşmemek, Düzleşmemek, Direnmek" olarak adını koyduğumuz; geride bıraktığımız 22 Temmuz 2007 seçimleri öncesinde başlayan ve fakat Türkiye ve dünya üzerine tarihsel bir bakışı da beraberinde getiren, tarih lafı edildiği andan itibaren de "(pre) (post)modern(nite)", "küreselleşme", "medenileşme", "muhafazakârlaşma" vs. gibi kavramları tartışmaktan kendini alıkoyamayan bir söyleşme halinin kitaba dönüştüğü bu metni belki de en iyi "muhabbet" kelimesi karşılıyor. Ferhat Kentel'in de Zali Gurevitch'e referansla vurgu yaptığı gibi "muhabbet sadece iki kişiyi bir araya getiren bir 'diyalog' durumu değil; daha da önemlisi, o kişilerin 'konuştuklarının' ötesinde, aralarında -'orta alanda'- yeni bir 'dil'in doğmasını sağlayan ve aslında 'gündelik hayat'!, hatta biraz daha iddialı konuşursak, 'hayat'ı anlatan bir ilişki biçimi... Yani hayat böyle bir şey; bütün katılanların katkıda bulunduğu, bir arada yaşamayı, iç içe geçmeyi, paylaşmayı sağlayan ortak bir güzergâh ya da yol..." Dolayısıyla bu söyleşi kitabına ille de bir amaç gerekecekse, bu şu an bu satırları okuyan ve devam edecek olan; hali hazırda bir arada yaşadığımız, iç içe geçtiğimiz okur ile bir de bu vesileyle "bir şey" paylaşmaktır. "Sözde" kalmadıkça, hakikaten söz uçsa yazı mı kalır?
******
DİKKAT!
İstanbul Kitapları (7654 kitap)
ve
Osmanlı Kitapları (2586 kitap)
Koleksiyonları satılıktır.
Çok kıymetli ve nadir kitapları da kapsayan bu
Koleksiyonları almak isteyenler
İletişim paragrafından lütfen mesaj gönderin...