Yazar | : | Ali H. Neyzi |
Yayın Tarihi | : | 1987 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 95 |
Ölçü | : | 13,5 x 19,5 cm |
Yayınevi | : | Yanar Yayınları |
Oyun Karaca Tiyatrosu'nda afişe çıkınca, kitap halinde yayınlanması yakışır oldu. Kapağı hazırlayan ve oyun sahnelendiğinde afişlerini de hazırlamayı üstlenen Sn. A. Ülken, kapağın arka yüzünün boş bırakılmasını doğru bulmadığını dile getirdi. "Acaba, öteki yayınların listesi ile yetinsem olmaz mı?" dedim. Ona da dudak büktü. "Hani bu oyun neden yazıldığı gibi. Bir şeyler yazılsa daha yerinde olmaz mıydı?" dedi.
Aldı beni bir düşünce. Neden yazmıştım? İnsanlar neden yazar ve neyi?
İnönü Vakfı'nın bir tiyatro yarışması düzenlediğini gazetelerde okumuştum. Yıl 1987. Oysa ilk oyun denememi İngilizce yazıp Yale Üniversitesinin Dramı Bölümüne sunmuştum. Ardından okulda öğrenci olan Tunç Yalman, oyunumun beğeni kazandığını ve okula kaydının yapılacağını muştuladı. Yıl 1948 aradan kırk yıl geçmiş. İyi bir şey çıkarsa, belki bir ödül alırım diye işe giriştiğimi anımsıyorum.
İnönü Vakfı'nın yansıma koşulu, oyunun Sayın İsmet İnönü'nün yaşam döneminde geçmesi idi:
Demokrasinin ülkeye yerleştirilmesi çabaları ya da Köy Enstitüleri Programını önce uygulatıp sonra dağıttığı dönemleri alıp bir oyun çıkarmak benim için olanak dışı gibi göründü, yine döndük Kurtuluş Savaşı öykülerine.
Kitabın anma bölümünde kaydettiğim gibi Kız Kolejinde 1944 yılında sahnelenen "İnsanlar Niçin Yaşarlar" adlı oyunun birinci perdesinde, Çanakkale'de yaralanıp "ölmüştüm" Kurtuluş Savaşı'nın asıl kahramanının Anadolu'da yaşayan halk olduğu inancı ile başladım yazmaya. İtiraf etmem gerekiyor. Öyle peşinen ne yazacağını bilenlerden değilim. Çalıştıkça, yazdıklarım başka konuları ya da olayları geliştiriyor. Dama saklananın damdan inmesi de öylesine gelişti. Doğal olarak,
Savaş yapan asker ile kara toprağa buğday ekmeğe savaşan köylünün doğal çatışması da giderek kendiliğinden ortaya geldi. Bu konuya varınca, karşıt orduların subaylarını bir aktöre oynatmak görüşü doğal bir sonuç oldu...