Yazar | : | Murat Yatağanbaba |
İsbn | : | 9789750049989 |
Yayın Tarihi | : | 2008 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 160 |
Ölçü | : | 13,5 x 19,5 cm |
Yayınevi | : | Yatağanbaba Kitap |
Bahsi Geçen | : | Barış Manço |
Ne bir haram yedin, ne cana kıydın, Ekmek kadar temiz, su gibi aydın,
Hiç kimse duymadan hükümler giydin, Yiğidim aslanım burda yatıyor! ...
Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun bu şiirinde dediği gibi Barış Manço hüküm giymedi ama hiç kimse duymadan bir gece ansızın göçtü gitti...
Türkiye inanamadı... Cumhuriyet Tarihi'nde görülmemiş bir kalabalıkla son yolculuğuna uğurlanması, bu Millet için çalışan, Türk'ün adını dünyaya duyuran insanlara halkımızın "minnettarlığının" bir göstergesiydi...
Barış Manço'nun kabrini ilk ziyaretim bu... Gerçi 1999 Şubatında cenazeye gitmiştim ama kalabalıktan mezarlığa girememiştim... 3 yıl sonra mezarını ziyaret etmek nasip oldu...
Barış Manço gibi hayat dolu bir büyüğümüzün buz gibi mezarının başında durmak çok tuhaf bir duyguydu... Mezarının başında ağlamadım... Kardeşim Levent Yatağanbaba da ağlamadı...
Barış Manço'nun bu ülke insanlarının üstünde büyük hakkı olduğu gibi, bizim üstümüzde de büyük hakkı vardı... Bunun bilinciyle mezarının başında "sessizce" Onu düşündük.
Rezilliklerle dolu bir dünyada, Barış Manço bizim için bir "güzellik", "zerafet" ve "asillik" sembolü idi... Biz sıkıntılarımızı onunla unuturduk... Enerji verirdi, moral verirdi, ümit verirdi bu rezillikleri temizlemek için... Barış Manço'yu saç-bıyık-yüzük olarak algılayıp, şarkı sözlerine yoğunlaşmayanlar bu dediklerimden bir şey anlamazlar...
Hem modern hem geleneklerine bağlı, hem ulusal hem evrensel, hem güleryüzlü hem ciddi, hem tutucu değil hem inançlı, hem köylü hem kentli, hem milliyetçi hem faşist değil, hem Türk hem Dünya Vatandaşı gibi birbirine zıt ideoloji ve kavramları bünyesinde eriterek, kendine has bir sentez oluşturan Barış Manço'yu anlamak için; hem bu topraklara sevdalı, hem inançlı, hem milliyetçi, hem devrimci, hem ulusalcı, hem evrensel düşünmeniz lazımdır. Böyle bir "Yüce Ruh"un mezarında ancak ona olan saygılarınızı sunabilirsiniz, biz de öyle yaptık. Denizlililerin selamını da götürdük tabii...