| Yazar | : | Yılmaz Öztuna |
| Yayın Tarihi | : | 1978 |
| Dil | : | Türkçe |
| Sayfa Sayısı | : | 505 |
| Ölçü | : | 18 x 25 cm |
| Yayınevi | : | Ötüken Yayınevi |
TÜRK DÂHİLERİ Deha ve Dahiler Avrupa, sömürmek ve sömürgeleştirmek istediği dış kıtalara mensup milletlere, kendi dâhilerini çok güzel tanıtmış, dâhisi olmayan milletler deha uydurmuş, buna karşılık Hıristiyan Avrupalı veya onların ataları saydıkları Yunan-Latin menşe dışında kalan milletlerin dâhilerine ilgisiz kalmış, az ve yetersiz şekilde ilgilenmiş, bir çoğunun değerini inkâr etmiştir. Bu kültür emperyalizmidir ki hala dünyaya hâkimdir. Asırlarca Avrupa ile boğuşmuş ve Avrupa'nın dünyayı sömürmesini engellemiş olan Türklere, Türk büyüklerine karşı Avrupa, daha inkâr edici bir tutum takınmıştır. Fakat gerçekleri örtmek mümkün değildir. Birçok salahiyetli Avrupalı bilgin, Türklerin pek çeşitli ve dağınık mekân ve pek geniş bir zaman parçası içinde yetiştirdiği dehaların farkına varmıştır. Türk dâhilerinin listesini benden önce kimse tertip etmeyi düşünmedi. Zira hayli belalı iştir. Şunu alıp bunu almamak meselesidir. Ben, her şahıs üzerinde yıllarca düşündükten ve zaman zaman değişiklikler yaptıktan, bazı şahıslar için bir iki otorite ile danıştıktan sonra, böyle bir liste yapmaya cesaret ettim. Bu listeye her girenin mutlaka dahi, dışında kalanın dehadan mahrum olduğu iddiasında değilim. Zira deha için belirli, sabit bir ölçü yoktur. Mukayese yoluna gittiğim doğrudur. Yani Batı tarihçi ve münekkitlerinin ne tip insanlara bu sıfatı verdiklerine dikkat ettim ve aynı işleri Türk tarihinde ve toplumunda yapmış olanlara tatbike çalıştım. Her zaman parçası içinde, akranlarından fevkalade başarılarla ayrılan ve hemen hemen kolayca temyiz edilebilen Türk büyüklerini ayırarak kaydettim. Edebi şahsiyetlerin hepsinin eserlerini defalarca (mesela büyük şairlerin Divan'larım 30 küsur defa) okudum. Bestekârların bütün eserlerini yüzlerce defa dinledim. Dâhilerin tarihin akışına nasıl tesir ettikleri, toplumun gelişmesini nasıl ayarladıklarını daima müşahede ettim. Bunu inkâr eden materyalist tarih felsefesine hiç bir zaman inanmadım...