Yazar | : | Selim İleri |
İsbn | : | 9756612592 |
Yayın Tarihi | : | Haziran, 2004 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 185 |
Ölçü | : | 13,5 x 19,5 cm |
Yayınevi | : | Doğan Kitap |
Hepsi yaşandı, bitti. Zamanları birbirine karıştı, tek bir zaman gibi oldu.
Şimdi anlatmaya, sıraya koymaya, çözmeye çalışıyorum.
Hepsi bittikten sonra...
Bir roman ve bir canına kıymış sizi takip edebilir
Bu gece yarısında, o gece yarısında, her gece yarısında, kimbilir hangi yapayalnız gece yarısında, ölüm yanı başındaymışçasına, birileri - ölüler, canına kıymışlar, anı hayaletleri - daima gözetliyorlarmışçasına; yazdıklarını, çiziktirdiklerini - kâğıt parçaları, not defterleri, bloknottan kopartılmış yapraklar, buruşturulup atılacak şeyler- okuyor ve anlamaya, kavramaya, çözmeye çalışıyordu.
Anı iskeletleri.
Bir kadın sana kitap sallıyordu, selam yerine.
Havuza doğru yürüyorsun. Manolya ağacı çok ihtiyarlamış.
Bana gülümsüyordun; sanki az önceydi...
Bu gecenin işi, anı iskeletlerini tasfiye etmek. Tasfiye: temizleme, arıtma. Ama bir yandan da: batan ticari kuruluşta hesapların kesilmesi; alacaklılara ortada kalan maldan, paradan... Gülümsedi; yazarlığınız günün birinde batkıya uğrayabilir. Bu gece bu iş bitmeli, gün ağmadan bitmeli.
Anı hayaletlerinden kurtulacaktı.
Bir roman ve bir canına kıymış peşinizi bırakmayabilir. "Peşinizi", silmiş, karalamış, "ardınızı" yapmış. Peşiniz? Ardınız? Yineleyip duruyor, karar veremiyordu. Belki de ilk hali: "takip" ... Boşluktaki tümce... Tümceler işe yarayacak gibi, başlangıç tümcesi, belki de anahtar tümce.
Yazmaktan tam vazgeçtiğiniz sırada yeniden yazmak tutkusu. Alacaklılardan kaçmak… Yazmaya gizlice, gözlerden ırak devam etmek.
Defterin bir satırında, kâğıt parçalarından birinde, herhangi bir bloknot yaprağındaydı anahtar tümce, birkaç sözcük, virgüller, nokta. Sonra hemen başlayacaktı; birdenbire çözülecek, arkası gelecek...