Yazar | : | G.V.İncicyan, Orhan Duru |
İsbn | : | 975-7622567 |
Yayın Tarihi | : | 2000 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 192 |
Ölçü | : | 13,5 x 19,5 cm |
Yayınevi | : | Eren |
Bu kitap, doğası ve coğrafi konumu kadar tarihiyle de ilgi çeken "Boğaziçi"ne bir başka gözle bakmamızı sağlıyor. Unutulmuş adlarla, artık izleri bile kalmamış kalıntılarla, kimi zaman bomboş köşeleriyle bambaşka bir Boğaziçi. Kısacası betonlaşma çağından önceki Boğaziçi, burada az bulunur bir başyapıt gibi önümüze seriliyor.
"Elinizdeki bu kitabın garip bir öyküsü var. 1970'lerin sonlarında, kitaplarla pek ilgisi olmayan bir dostum, Ermenice küçük bir kitapla bir dosya getirip bir göz atmamı istedi.
Kitabın yazarını, (İnciciyan'ı), Hrand D. Andresyan'ın yazılarından tanıyordum. Boğaziçi Sayfiyeleri'nin ise yalnızca adını duymuştum.
Çevirinin dili bir hayli naif Türkçeyleydi. Sorduğumda, Kandilli Katolik Ermeni Kilisesinin Papazı tarafından Türkçeye aktarıldığını öğrendim. Ben, o sıralar Kandilli'de oturmama karşın Papaz Efendiyi hiç görmedim. Çeviriyi bana getiren dostum, kiliseye küçük bir yardım karşılığında Boğaziçi Sayfiyeleri'ni yayımlayabileceğimi söyledi. Küçük yardımı seve seve yaptım. Ama iş yayımlanmaya gelince, çevirinin denetlenmesi gerekiyordu. Ermenice ile karşılaştıracak birini bulamadım. Daha doğrusu buldum: Kevork Pamukcuyan, ama kendisi hastaydı, vakti yoktu ve üzerinde çalıştığı kendi çevirileri vardı. Peki, acaba bir başka yabancı dile çevrilmiş miydi İnciciyan'ın bu yapıtı? Elbette, kitabı 1794 yılında Venedik'te St. Lazzaro Adasındaki basımevinde basıldığına göre, hiç değilse İtalyanca çevirisi olmalıydı.
Ama İtalyancasını bulup karşılaştırma için bir uzmana vermek de nasip olmadı. Sonunda 1980'lerin başlarında, çeviride açıkça görülen tutarsızlıkları, tarih ve isim yanlışlıklarını gözden geçirip düzeltmesi, diline bir "çekidüzen" vermesi için, sevgili dostum Orhan Duru'ya emanet ettim."
Ferit Edgü