Yazar | : | Memduh Şevket Esendal |
İsbn | : | 9752201288 |
Yayın Tarihi | : | Ekim, 2005 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 91 |
Ölçü | : | 13,5 x 19,5 cm |
Yayınevi | : | Bilgi Yayınevi |
Çocuktum, her ne için ise kırda, kardeşimi bekliyordum.
Bir aralık başımın üstünde şahine, doğana benzer, kartaldan küçük, atmacadan büyük yırtıcı kuşlardan birinin döndüğünü, havada daireler çizdiğini gördüm.
Kuş ne iyi! İstediği kadar havada gezer, onun mektebi (okulu) yok, her gün azat (serbest, özgür). Yarın gene böyle gezecek. Bizim evdeki köpekler de böyle. İnekler de böyle; ama inekler her sabah sığırla kıra gidip gelmeye borçlu, onlar benden daha iyi ise de ineklere bakarak köpekler daha iyi. Bu kuş hepsinden daha rahat.
Bunlar benim o zamanki düşüncelerimdir. Arkası üstü yattım, kuşu seyretmeye başladım. Nasıl da kanatlarını oynatmadan havada dönüyor ve dönüyor!.. Bizi, bütün kırları seyrediyor. Ben bu kuşun yerinde olsam, hiç bu boş kırlarda dolaşmaz, bütün memleketleri gezerdim. Her gün başka bir ülke seyrederdim. Bu boş kırlarda görecek ne var? Halil Kahya'nın koyunları görünüyor. Sığırlar şehre dönüyor. Daha uzaklarda başka bir şey yok! Ama belki yüksekten başka şeyler de görünür.
O dakikada kuş için daha neler düşündüğüm hatırımda değil. Ne kadar zaman ona baktığımı da bilmiyorum. Yalnız bir zaman olup da kuşun, kanatlarını kısıp bir taş parçası gibi yere süzüldüğü gözümün önündedir.
Kuşa ne oldu? Yerde ne gördü?
Ben, sanki biraz şaşırmış gibi, başımı kaldırıp kuş nereye indi diye baktım. Benden epey uzakta bir yere inmiş. Güzel görüyorum. Yere konmuyor. Konacak gibi oluyor, tekrar havalanıyor. Gene dönüp yere saldırıyor.
Bu kuş neye saldırıyor ki!
Kalktım, o tarafa doğru koştum. Yaklaştıkça gördüm ki bu kuş bir yılanla pençeleşiyor. Korktum. Yılan, kuşu bırakır da bana saldırırsa... Olduğum yere sindim…