Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 180 |
Ölçü | : | 24 x 21 cm |
Yayınevi | : | Fatih Belediye Başkanlığı |
Tarihi veriler, dünyada pek çok göçebe topluluğu bulunduğunu bildirmektedir. Çingeneler de, Asya, Avrupa, Afrika, Amerika ve Avustralya gibi dünyanın pek çok yerinde dağınık olarak yaşayan göçebe bir topluluktur.
Göç; Çingene kültürünün muhafazası, akrabalık ilişkilerinin canlı tutulması ve maişetin daha kolay temin edilmesi gibi ana sebeplere dayanmaktadır1. Zira Çingeneler geleneklerine ve göreneklerine çok bağlı bir topluluktur. Gittikleri her yerde geleneklerini muhafaza etmişler, birçok ülkede baskı ve şiddete maruz kaldıkları halde, yine de geleneklerinden büyük ölçüde taviz vermemişlerdir. Osmanlı Devleti'nde Çingeneleri yerleştirmeye ve özümlemeye yönelik resmi kararlara rağmen, onların esas yapısını teşkil eden göçebelik ruhunu devam ettirdiklerine şahit olunmuştur2 Türkiye'de göçebe olarak yaşayan Çingene gruplarının kendi kültürlerini muhafaza edebilmelerinin en önemli sebebi olarak; onların hala Hint kast sistemine benzer bir yapıya sahip olmaları gösterilmektedir3
Çingeneler, dışa kapalı bir yaşayış tarzına sahiptir Pek çoğunun yerleşik hayata geçmiş olmasına karşın, eski hayat tarzlarını tamamen değiştirmemeleri ve göçerlerinin de hala eski yaşayış biçimlerini bütün canlılığıyla sürdürüyor olmalarından dolayı onlar, yerli halk tarafından dışlanmaktadır. Onlar, endogamik evlilikleri [grup içi evlilik] sayesinde, geleneklerini muhafaza edebilmektedir. Grup içerisinde hiyerarşik bir düzen söz konusudur ve bu kaynağını geleneklerinden almaktadır. Hiçbir Çingene kendi grup yapısını çiğneyememekte, buna uymayanlar gruptan ihraç edilmektedir.