Yazar | : | Mehmet Arif |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 222 |
Ölçü | : | 13 x 19,5 cm |
Yayınevi | : | Tercüman 1001 Temel Eser |
Bahsi Geçen | : | Celaleddin Arif |
Bakındı hale nasıl oldu:
Biz Mutasarrıf'la görüşüp dururken, ordunun karmakarışık bir halde Kars'a doğru akıp gelmekte olduğu haber verildi. Fakir, yine bozgunluğu katiyen hatır ve hayalime almayarak:
"- Acaba asker niçin Kars'a geliyor. Bu hareketten Kumandan'ın bir maksadı mı var, başka bir manevra icra etmek mi istiyor?'
Diyor, hala askeri Kumandan'ın emriyle geliyor zannediyordum.
İşi bu bakımdan Mutasarrıf'la görüşüp bir neticeye varamayınca, bizzat görmek için istihkâm kapısına gittik
Bir de ne görelim, ala mahaşerallah... İstihkâm kapısının dışına asker dolmuş, yığılmış, intizam kalmamış, tedbir elden gitmiş, söz ayağa düşmüş; bir gulgule, bir uğultu, bir gürültüdür gidiyor. Kimden ne sorarsın, kime ne söylersin?!.. İşin ne olduğunu ve oraya niçin gelindiğini öğrenmek için, doğru bir şey bilene rastlamak imkânsız! Başkumandan nerede? Kimse bilmiyor... İşin aslını bilecek ümera ve zabitandan ise meydan da eser yok! Ama ya Rabbi ne olacağız, ne edeceğiz? Halin vahameti, istikbalin meçhuliyeti düşünüldükçe hâsıl olan kasvet ve iç ıstırap ile o anda çıldırmak. İşten bile değildir...