Yazar | : | Yaşar Nabi |
Yayın Tarihi | : | Ağustos, 1999 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 112 |
Ölçü | : | 12 x 18 cm |
Yayınevi | : | Cumhuriyet |
Bulgaristan'daki kısa seyahatim esnasında gördüklerimle, oradaki Türklerden ve aramızda bulunan Bulgaristan göçmenlerinden dinlediklerim bana şu kanaati verdi ki, komşu memlekette, ekseriya millettaşlarımız aleyhine çok acı ve acıklı şiddet sahneleri halinde tezahür etmeye kadar varan ve devamlı bir propaganda ile beslendiği için hızı azalmayan fiili bir Türk husumetinin mevcut olduğuna dair ara sıra matbuatımıza akseden haber ve yazılar, Bulgar gazetelerinin bütün inkâr ve protestolarına rağmen, kasten uydurulmuş bir yalan ve iftira değildir. Esasen, komşularından isteyecek hiçbir şeyi olmayan ve bütün dünya ile dost geçinmeyi dış siyasetin prensibi yapmış olan bir milletin bu neviden yalanlarla herhangi bir memlekete karşı tahrik edici faaliyette bulunmakta hiçbir fayda ve menfaati bulunmadığı da aşikârdır.
Çok cefa çekmiş olduğu için tahammülü de o nispette fazla olan candan bağlı olduğu sulh uğruna bazen hayati menfaatlerinden bile fedakârlıkta bulunmaktan çekinmeyen Türk milletini bile zaman zaman isyana sevkeden bir vaziyetin ne kadar ağır ve şeref kırıcı olması lazım geldiği kolayca tasarlanabilir. Türk ve Bulgar matbuatı arasında, senelerden beri devam edegelen müzmin polemiğin kısa bir tahlilini yapmak, Türk-Bulgar münasebetlerinin hakiki veçhesini çizmek için bize faydalı olabilir.
Türk gazetelerinin, ara sıra vaka ve vesika göstererek, bize dost olduğunu iddia eden memleketin topraklarında Türklere karşı yapılan tazyik ve işkencelerden, gerçi bazen çok acı bir lisanla şikâyet eden yazılarına Bulgar gazeteleri hep aynı ve müşterek taktikli cevabı verirler: "İki memleket ve hükümet arasındaki dostluk münasebetlerini bozacak mahiyette tahrikçi yazılar neşreden Türk gazetelerine teessüf ederiz. Bulgaristan 'da bir Türk husumeti bulunduğu ve Bulgaristan Türklerine fena muamele edildiği hakkındaki haberlerin aslı esası yoktur. Matbuatın vazifesi mevcut dostluğun kuvvetlenmesine hizmet olmalıyken, Türk gazetelerinin neşriyatı bu vazifeyi ihmal mahiyetindedir."