Avur Zavur Kahvesi

Yazar : F. Celalettin
Yayın Tarihi : 1948
Dil : Türkçe
Sayfa Sayısı : 175
Ölçü : 14,5 x 20,5 cm
Yayınevi : Ahmet Sait Kitabevi

F. Celalettin (Dr. Fahri Celal Göktulga) adına öyle edebiyat tarihlerinde filan pek rastlanmaz. Bir antolojide, ondan: "Çok kuvvetli bir başlangıçla yola çıkan genç sanatkâr, verdiği büyük ümitleri gerçekleştiremedi; pek ağır olan ilmi yükünün altında ezilerek sanat çalışmalarına yeteri kadar emek veremedi" diye bahsolunmuştur. Hikâyeci, romancı, tiyatro yazarı gibi insanı ve cemiyeti zemin edinen sanat adamlarının devrimizde en az bir seyyah, bir sosyolog ve psikolog olması gerektiği artık gün gibi aşikâr bir zaruret halindeyken, Dr. Fahri Celal'in bu sahadaki kuvvetini zaaf diye görmeğe ve göstermeğe elbette imkân tasavvur edilemez. Bu hareket noktasından başlayarak, bilakis, diyebiliriz ki, eserinin seyri, edebiyat ve hekimlik yollarındaki ilerleyişin paralel olduğunu gösteriyor: "Kına Gecesi"ndeki F. Celalettin'le "Eldebir Mustafendi"nin yazarı birbirinden çok farklı iki şahsiyeti temsil ederler. F. Celalettin'in yetişmesindeki cemiyet ve tarih merhalelerini, bu arada, gözden kaybetmemelidir. Edebiyatımızın "Milli Edebiyat mücadeleleri" sırasında, daha tahsil çağındayken yazı hayatına atılan hikâyeci; mezuniyet tezi olarak Fuzuli'yi mevzu seçmiş. Fuzuli'nin mizacı, zamanla cemiyetteki şahısların ve nihayet bütün bir cemiyetin mizacı haline girecektir. Cemiyeti ve fertleri kuvvetli bir realist görüşüyle gösteren sanatçı, fiilen cemiyetin gürültülerine karışmadı, müşahit vaziyetinde kaldı: bugün ondan sitayişli cümlelerle bahsedilmeyişinin sebebini bu istiğnada aramalı. 'Tıpkı "Ayaşlı ve Kiracıları" müellifi Memduh Şevket Esendal gibi. Elbette zaman, hakiki değerleri küflü kütüphane raflarından alıp canlı hayat safhaları haline getirecektir. Ona intizaren, burada, Dr. Fahri Celal'i şahsan tanımadan evvel neşrettiğim bir yazıyı, onun hikâyeciliğinin hususiyetlerini şimdi yazacağım herhangi bir yazıdan daha dikkatle tahlil ve tespit ettiği, her türlü tesirden uzak olduğu için, aynen nakletmeği daha doğru buluyorum: F. Celalettin Göktulga, birçoğumuzun bilmediği, sahte şöhretlerin nam saldığı zamanımızda kendisinden bahsedilmeyen bir isim...
******
DİKKAT!
İstanbul Kitapları (7654 kitap)
ve
Osmanlı Kitapları (2586 kitap)
Koleksiyonları satılıktır.
Çok kıymetli ve nadir kitapları da kapsayan bu
Koleksiyonları almak isteyenler
İletişim paragrafından lütfen mesaj gönderin...