Yazar | : | Hikmet Bil |
İsbn | : | 9756774061 |
Yayın Tarihi | : | Aralık, 1999 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 176 |
Ölçü | : | 13,5 x 19,5 cm |
Yayınevi | : | Toplumsal Dönüşüm Yayınları |
Eski Yunan uygarlığının yetiştirmiş olduğu ünlü filozof "Eflatun" (Platon) öğrencileriyle tarihe "dialoglar" diye geçmiş bulunan tartışmalarını "Atina"da bir felsefe okulu haline getirdiği "Akademia"da yapardı. "Akademia" ise, kendi evinin bahçesiydi.
"Eflatun" günün sorunlarını tıpkı hocası "Sokrat" gibi işte o bahçede öğrencileriyle tartışarak ele alır, aklın ve bilimin tuttuğu ışık altında gerçeklere, iyiye ve doğruya ulaşabilmenin yolunu ve sırrını arardı. Filozof "Eflatun"a göre kimse bile bile kötü değildi; her kötülük bilgi sanılan bir bilgisizlikten gelirdi. Oysa en gerçek yol gösterici, kuşkusuz sadece akıl ve bilim olmak gerekirdi. İşte onun içindir ki "Eflatun" bir dialog sanatı olan "diyalektik" ile (bilimsel tartışmalarla) zihinlerin, doğruyu ortaya çıkarmasına ya da doğrunun daha çok doğrultulmasına yöneltilmesini sağlamaya çalışırdı. Tartışmaları kendisi başlatırdı. Ünlü filozof bu yoldan öğrencilerinin hem kendilerini iyi biçimde yetiştireceklerine hem de gerektiğinde devleti bile en iyi yöneteceklerine inanırdı...
"Eflatun"un açtığı bu "çığır", çağımızda da hala geçerlidir. Bir başka deyişle ünlü filozofun tarihi "Atina"daki "Akademia" bahçesinde bundan iki bin beş yüz yıl önce yaktığı ışık, günümüz uygar insanlarının sanatta olsun, matematikte olsun, fizikte olsun, dinde olsun, sosyal bilimlerde olsun düşün dünyalarını hala aydınlatmaktadır.
Ulusal Kurtuluş Savaşı'mızın başladığı günlerden itibaren "Mustafa Kemal'in Sofrası"da düşün yaşamımızın, ulusça kendi kendimizi yenilemek eylemlerimizin ve tüm devrimlerimizin "Akademia"sı olmuştur. Her çeşit ileri düşünceler, ilkeler, reformlar, dilimiz, tarihimiz her şeyimiz çoklukla o masanın üzerine konulup enine boyuna tartışılarak gerçeklerin, doğrunun yolu ve sırları aranmıştır. "Atatürk" düşünce ve bilgilerine başvurduğu insanları kırgın, küskün ayırımı yapmadan daima sofrasına davet etmiş genellikle kendisinin başlattığı kimi zaman ta şafak sökünceye kadar süren bir bitip tükenmek bilmeyen tartışmalarla en isabetli, en doğru yolları araştırmıştır.