Yazar | : | Ara Güler |
İsbn | : | 9786056166518 |
Yayın Tarihi | : | 2011 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 303 |
Ölçü | : | 19,5 x 25 cm |
Yayınevi | : | Eczacıbaşı |
Bu yazının, daha girizgâhında baş etmek zorunda kalacağı şüphesiz en büyük zorluk; son yıllarda dünyanın farklı yerlerindeki önemli merkezlerde, basın ve yayın organlarında, Ara Güler hakkında sayılamayacak kadar çok yazılıp söylenmesidir. Değerli müelliflerin Ara Güler'i konu alan yazılarının, yetkin kişilerin söylevlerinin ardından, söylenmedik ne kalmış olabilir? Karşımızda ise hiç renk vermeyen, kendisini ısrarla "foto muhabiri" olarak tanımlayan; idol olmuş bir fotoğrafçı var. Bir an için, nedeni ne olursa olsun, kendisinin de her fırsatta beyan ettiği haliyle "fotoğrafın bir sanat olmadığı" ve "kendisinin de sanatçı olmadığına" dair açıklamaları bir yana koyalım. Dünyanın çeşitli köşelerinde açılan sergileri, yayımlanan kitapları, müzelere, koleksiyonlara alınan işleri ile ülkenin, dünyada en bilinen "görsel sanatçısı" olması da, tuhaf bir kader olsa gerek.
Küçük yaşlarından itibaren başka coğrafyaları ve insanları merak eden, onların hikâyelerini paylaşmak isteyen Ara Güler, film ve tiyatro camiası ile yakın mesaisinin sonucunda; fotoğrafa merak sarmıştır. O, yüzyıllar boyu resmedenlere güvenilmez gözle bakılan bir arkaik kültürden gelip, "fotosentez" misali ışıkla beslenerek kendi kendisini yetiştiren bir fotoğrafçıdır. Aynı zamanda tarihi ve geçmişi ile hesaplaşmasını bir türlü rayına oturtamayan bir coğrafyada yetişen Ara Güler, yaratıcılığının kökenleri, merakları ve tutkuları açısından