Dünyanın neresine gitseniz mutlaka üç büyük Türk’le karşılaşırsınız; Mustafa Kemal Atatürk, Nâzım Hikmet, Nasreddin Hoca...
Bu değerlendirmeyi yaşamış kişilerden biriyim.
80’e yakın ülke gördüm. Bunların çoğu gezmek, görmek, incelemek ve yazmak üzere yapılmış gezilerdi. Bu gezilerden 8 kitap çıktı.
Ülkelere Değil Savaşa Düşmanım,
Çin’in Uzun Yürüyüşü,
Balkanlar,
Ortadaki Asya Ülkeleri,
Tarihin Arka Odası Amerika,
Yemen-Türkler Mezarlığı,
Afrika’nın Uçlarında,
Çanakkale’den Avustralya’ya Anzak Türkleri...

Uzun bir zamana yayılan bu gezilerin ortak paydalarına baktığımda, girişte vurguladığım saptamayı gördüm.
Mustafa Kemal’i; Savaşın ve Barışın Kahramanı-Dünya Lideri Atatürk başlığıyla kitaplaştırdım...
Nasreddin Hoca’yı; pazarda, komşularıyla, çocuklarla, karısıyla, eşeğiyle ve Timur’la yazdım...
İşte sıra Nâzım Hikmet’te...
Nâzım Hikmet Te ilgili birkaç başlık taslağı içinden şu ikisi ön plana çıktı:
Memleket ve Dünya Şairi Nâzım Hikmet.
Aşkın ve Direnişin Şairi Nâzım Hikmet.
Nâzım, dünyanın neresinde dile getirilmesi gereken bir sorun varsa; sözcüklere döktü, kalbi orada attı... Tam bir dünya vatandaşı gibi...

---