| Yazar | : | Çetin Altan |
| İsbn | : | 9757468800 |
| Yayın Tarihi | : | Kasım, 1994 |
| Dil | : | Türkçe |
| Sayfa Sayısı | : | 288 |
| Ölçü | : | 10 x 18,5 cm |
| Yayınevi | : | Mitos Boyut Yayınları |
"Üstünde çalıştığım bir tiyatro oyununu 20 Ağustos'a kadar bitireceğime söz vermiştim. Bitirdim ve oyunun metnini tiyatroya teslim ettim. Sırtımdan bir dağ kalkmış gibi bir hafiflik var içimde... İki üç gün avunurum bu taze mutlulukla... Sonra yine çeşitli sorunların çizgileri koyulaşıp kalınlaşmaya başlar kafamda.
Sadece politik gırgırlarla vakit geçirmenin mesleki birikime hiçbir yarar sağlamadığını ve çalışma temposunu kısırlaştırdığını biliyorum.
Elimde ne kaldıysa hep kendi dalımdaki çalışmalardan kaldı. Örneğin yirmi yılda on bir tiyatro oyunu yazmışım. Bunlardan ilki Ankara Devlet Tiyatrosu'nun edebi kurulundan geçtiği halde oynanmadıydı. Sonra da ben oynatmadım. Ve o oyunu yok saydım. Bir başka oyunum tümden kayboldu. Bende ikinci bir kopyası yoktu. Onu da ister istemez yok saydım. Bütün emek boşa gitti. Bir üçüncüsü de o kadar kötü oynandı ve öylesine akıl almaz tersliklere uğradı ki, sonunda onu da yok saydım...
On bir oyundan yedisi zaman zaman hala oynanır. Sonuncu ise bilmiyorum nasıl karşılanacak? Şimdiden heyecanı çöküyor içime..."
Çetin Altan, Politika'da çıkan "Dostlarla Yarenlik" adlı yazısında tüm oyunlarından ve sanat çalışmalarından işte böyle söz etmiş. Oyunlarını çeşitli nedenlerle yok sayma zorunluluğunun üzüntüsünü, yeni yazdığı oyunun nasıl karşılanacağına ilişkin heyecanı içiçe yaşamış.
Çetin Altan toplum sorunlarını açıklayan bir yazar olarak önce ve çeşitli gazete yazılarıyla ortaya serdiği sorunları aydınlatmak için, sanat yapıtı yaratma dürtüsüyle tiyatro yazarlığına yönelmiş; denediği türlerin yanı sıra romanlarıyla da toplumu uyandırma çabasını sürdürmüştür.
Çetin Altan, oyunlarında büyük şehirde yaşayan burjuva sınıfının çağına ayak uyduramamaktan ve toplumuna yabancılaşmaktan gelen bunalımını işler. Konularını hep orta sınıfın yaşamından, bu kesimin kendi içindeki sınıf atlama özlemlerinden, doyumsuzluklardan almıştır.
