Boğaziçi dünyadaki en güzel manzaralı yerlerden biridir. Bunda hiç şüphe yoktur. Yüzyıllar boyunca insanların bütün hoyratlığına, kabalığına, saldırılarına rağmen kendisini kısmen de olsa koruyarak doğal güzelliğini cömertçe bize sunmaya devam etmektedir. Eski bir tabir vardır; "Cami yıkılsa da mihrap yerinde kalır!" İstanbul ne kadar kötü kullanılırsa kullanılsın, şehrin mihrabı olan Boğaziçi hala ve her şeye rağmen güzeldir. Eski bir İstanbul sözünü rahmetli Münevver Ayaşlı zikrederdi. "Sorarlarmış, dünyanın en güzel yeri neresi? Cevap: Mutlaka İstanbul. Sonra tekrar sorarlarmış, İstanbul'un en güzel yeri neresi? Cevap: Boğaziçi. Ve soru şöyle devam edermiş: Boğaziçi'nin en güzel yeri neresi? Cevap: Beylerbeyi". Burada Münevver Ayaşlı'nın Beylerbeyi'nde oturduğunu ve bu sözün Beylerbeyliler tarafından çıkarıldığı ihtimalini de akılda tutalım. Ve nihayet son soru gelirmiş: "Beylerbeyi'nin en güzel yeri neresi? Hasip Paşa Yalısı". Uzun yıllar bu Hasip Paşa Yalısı'nı merak edip durdum. Çünkü yerinde yeller esiyordu. Sonra güzel bir gelişme sonucu eski hali korunarak yeniden yapıldı; yani ihya edildi. Çengelköy'de Bostancıbaşı Abdullah Ağa Yalısı ile Kanlıca'daki Safvet Paşa Yalısı'nın restorasyonları tamamlandı. Umarım bir gün Anadoluhisarı'ndaki Amucazade Hüseyin Paşa Yalısı da ihya edilir!..

---