İsbn | : | 9789944370974 |
Yayın Tarihi | : | Ağustos, 2009 |
Dil | : | Türkçe+İngilizce |
Sayfa Sayısı | : | 44 |
Ölçü | : | 16 x 23,5 cm |
Yayınevi | : | İst. Büyükşehir Kültür A.Ş. |
İstiridye gibi asırlardır içindeki inciyi özenle koruyan ve ağyara gözlerini kapatan bir şehirdir İstanbul... Surlar, çetindir; aşılması güçtür, güç gösterisidir... Fiziki surların yanı sıra bir de şehrin anlamını ele vermeyen, gizleyen, mahreme kapatan duvarları vardır İstanbul'un...
Dün, tarihi yarımadayı kuşatan surlar, şehrin savunması amacıyla karadan ve denizden "şehri" kucaklamış ve uzunca bir süre dayanarak, hiçbir maşuka geçit vermemiştir. Ta ki Fatih Sultan Mehmed gibi şehrin dilinden anlayan ve değerini bilen bir hükümdarın sesini duyana kadar... Belki de bundan ötürüdür, Fatih İstanbul'un fethinin ardından surların yeniden imarı ile yakından ilgilenmiştir.
Çünkü "sur" ne kadar çetinse, "Fetih" o denli büyüktür!..
Bir su şehri olan İstanbul, karadan ve denizden örülen muhkem surlarla, asırlar boyu fetih için gelenlere içini açmamıştır, onlara işve yapmaya devam etmiştir...
Özenli bir strateji doğrultusunda konuşlandırılan bu kalın ve amansız duvarlar, şehrin savunmasının ana unsuru olarak inşa edilmiştir. 53 gün boyunca her türlü teknik ve insan gücüne rağmen direnen, geçit vermeyen bu surlardır...
Fatih, bu muhkem 'beden'lerin içindeki "inci"ye olan aşkı ve asırlar öncesinden gelen bir "muştu"dan nasibini almak sevdası ile bu surları aşmak için uzun bir mücadele verir... Bilir ki, surların ardında "şehir" vardır!..
Bilir ki, surların önünde "şehadet" vardır!..