"2005-2011 yılları arasında çeşitli dergilerde İstanbul ile ilgili gezi yazılarım ve röportajlarım çıktı. Biriken yazıları bir araya getirip düzene de sokunca, şehrin bir ucundan diğerine, daldan dala atlayarak ilerleyen, canının istediği çiçekten bal alan mütevazı bir gezi kitabı ortaya çıkıverdi. Burada okuyup görecekleriniz hakkında zaten bir sürü eser yazılmıştı yazılmasına ama, artık bir tane de benim gözümden, sesimden yazılmış oldu. Aradan geçen vakitte, İstanbul beni beklemedi, yerinde duramadı değişti tabii. Yazılardaki bazı cümleleri yalana yanlışa çevirdi. Ben de tarihlerini koyuverdim hemen ki, yanlış anlaşılmasın, bu yazılar o anların fotoğraflarıdır sadece, arayıp da bulamayınca bir restoranı mesela, kimsecikler darılmasın. Geçirirken elden malzemeyi, sevemedim bazı eskiden yazdıklarımı, minik değişiklikler yaptığım oldu. Yine de genelde sadık kaldım yazdıklarıma fazla oynamadım, o zaman ki düşüncelerim, bakışımmış bunlar, tarih koymanın ne anlamı kalır ki sonra! Notlar ekledim bazen, o zaman öyleydi ama şimdi böyle diye, gerçi üç sene sonra bu şimdiler de şöyle olacak belki ya!' (Önsöz) Ahmet Faik Özbilge rehberliğinde İstanbul'un altını üstüne getirmeye devam ediyoruz... Sultanahmet'ten Eyüp'e; Haliç'ten Beyoğlu'na; Boğaziçi'nden Üsküdar'a… Bu kez başrollerde Konstantin, Jüstinyen, Teodora, Nestorius, Sokollu Mehmed, Yılan Saçlı Medusa, Mimar Sinan, Sultan Süleyman, Rüstem Paşa, Bektaşiler, Theodoros Metokhites, Pierre Loti, Yalkut Özbilge, Güzel Lisabetta, Zübeyir, Adile Sultan, Aziz Mahmut Hüdai...

---