Birinci Dünya Savasından sonra sinirler gevşemiş, galipler galebenin sarhoşluğu, mağluplar da kaybetmenin manevi hüsranı içerisinde şaşkın bir durumda idiler. Böyle bir hengâmede dünya haritasından silinmesi kararlaştırılan bir millet Küçük Asya'nın tarihi şehrinde sesini yükseltti, İstiklal Savaşı ile bütün cihanın dikkatini üzerine çekti. Mustafa Kemal dünyanın tekmil mazlum milletlerine en canlı ve ölmez misali verdi. Son yüzyılın milli kahramanları başında tarihe intikal etti. Yepyeni bir Türkiye doğdu. Bugün cihan tarihinde nazım rolünü oynuyor.
İkinci Cihan Savaşından dünya büsbütün perişan çıktı. Galipler galebenin neşesini tadamadılar, mağluplar yalnız istiklallerini değil, millî hislerini, insanlık hürriyetlerini de kaybettiler. Böyle bir hengâmede yalnız milli benliğine, kanlarındaki asil savaş kabiliyetine güvenen bir millet dağların sarp yamaçlarında tutundu, kendisini tehdit eden muazzam kuvvetlerle cansiperane çarpıştı. Tabiatın en namüsait şartları içerisinde milli benliğini kâinata ispat etti. Bir sema ve bir bayrak altın-o da karşılıklı anlaşma havası içerisinde lokal ihtilaflarını unutarak birleşti. Bu ittihadın sembolü Mareşal Tito milli kahraman ve realist devlet adamı olarak yeni Yugoslavya'yı kurdu. Bugün tarihin ve dünyanın iki kahraman' milleti cihan sulhu yolunda çalışma birliği yapıyor. 1952 Ağustosunda Adriyatik yakınındaki şatosunda bizi kabul eden Mareşalin şu sözlerini hayatımın en samimi hatırası olarak saklıyorum:
"- Sizi Türk-Yugoslav yaklaşma ve dostluğunun ilk samimi temsilcisi olarak selamlıyorum. Aziz Türk milletine, Devlet Reisinize ve Başbakanınıza, hükümetinize bizim en iyi dost dileklerimizi götürürsünüz."
Bugün bu seyahatin üzerinden altı ay geçti. Bu müddet içerisinde bu dostluk ve bu yakınlaşma o kadar süratli bir gelişme gösteriyor ki bununla ne kadar iftihar etsek azdır.
Hedef dünya sulhu, insanlığın ıstıraptan kurtulması, milletlerin saadeti! Bu büyük idea' yolunda birleşme, bu sahada yazarlarımızın' rolü ne kadar mühimdir. Bu esere benden istenilen önsözü bunun için zevkle yazdım.
Daima güzele, daima ileriye. Atanın bu ölmez vecizesi yolumuzu aydınlatıyor...
