Yazar | : | Prof. Dr. A. Süheyl Ünver |
Yayın Tarihi | : | 1953 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 21 |
Ölçü | : | 17 x 25 cm |
Yayınevi | : | İstanbul Fethi Derneği |
Bütün medeni devletlerin müdevven tarihleri mevcut olduğu halde, 1071 deki Malazgirt zaferinden itibaren Anadolu'nun fethiyle başlayan Türkiye tarihi ne yazık ki henüz tam olarak tedvin edilememiştir. Devlet tarihimiz böyle olunca medeniyet tarihimizin hala yazılamamış olmasına nasıl hayret edilebilir?
Her hangi bir medeniyet tarihinin tedvini için her şeyden evvel onun devir devir tetkik edilip vesikalarının neşredilmiş olması lazımdır: Mesela Osmanlı Tarihi" denilen ve milli hayatımızda altı asırdan fazla süren son büyük devrin medeniyet tarihi yazılabilmek için, cemiyetimizin o asırlar boyunca geçirdiği bütün tekâmül merhalelerini tespite yarayacak vesikaların meydana çıkarılmış olması lazımdır. Hâlbuki bizde askeri ve siyasi tarihimizin bile hemen bütün vesikaları henüz bir define halindedir.
İşte bu yokluk içinde müstesna bir varlık çıktı: Öyle bir adam çıktı ki zahiren birbiriyle 'hiç bir alakası olmayan iki muhtelif ve mütehalif ilim sahasında nesiler yetiştirmeye muvaffak oldu. Doktor Süheyl Ünver, Tıp Tarihi. Profesörlüğü ile Güzel Sanatlar Akademisi'ndeki Türk minyatürü ve Tezyinatı hocalığını milli kültür mefhumunda telif ederek en çetin ilim tarihiyle en zarif sanat tarihine ait birçok kıymetli vesikalar neşretmek suretiyle Osmanlı medeniyetine en büyük hizmetin yolunu buldu:
İnsanlık tarihini değiştiren muhteşem fethinin beş yüzüncü yılını idrak ettiğimiz ulu Fatih'in şahsını, şahsiyetini, devrini, o devrin ilmiyle sanatını ve hatta cemiyet hayatını eline aldı, sarayına muhitine, şahsi kültürüne: devrinin ilmi ve edebi hususiyetlerine, âlimleriyle şairlerine, hattatlarıyla müzehhiplerine, nakkaşlarına ve bilhassa ilmi tesisatına ait vesikalara istinat eden otuz kadar eser ve broşür neşrederek Fatih'i Bellini'den ve Fetih yılı devrini Hoca-Sa'düddin'den daha canlı tasvir eden levhalar vücuda getirdi: Muhterem Süheyl Ünver'in tükenmez hizmetiyle Fatih devri güzel sanatlarından aşçılık tarihimizi tenvir edecek yemeklerine kadar gözlerimizin önünde tamamıyla canlanmış oldu...
İsmail Hami Danişmend