| Yazar | : | Refik Halit Karay |
| İsbn | : | 9751002486 |
| Yayın Tarihi | : | 1990 |
| Dil | : | Türkçe |
| Sayfa Sayısı | : | 232 |
| Ölçü | : | 13,5 x 19,5 cm |
| Yayınevi | : | İnkılâp Kitabevi |
Otuz yıl içinde Türk toplum hayatında o derece geniş değişmeler ki, birçok yerler ve olaylar onları yıllarca görüp yaşayanların hayalinden bile yavaş yavaş silinip gidiyor. Değişen yalnız şekil ve madde değildir. Koca bir milletin varlığı, küçük bir tarih dönemi içinde, keyfiyeti, yaşayışı, görüşü ve anlayışıyla birdenbire değişmiştir. Değişmeyen tarafları da yok değil. Fakat bizi düne bağlayan Doğu medeniyetinin gelenek ve görenekleri birer birer yıkılmıştır.
Bunun içindir ki, kaybolan ve bu hayatı kendi tipleriyle canlandıran sanat eserlerini görünce, eski resimlerle dolu bir aile albümünü ele geçirmiş gibi seviniyoruz.
Orada dedelerimizi, anamızı, babamızı ve bütün aile çocuklarını, eski kıyafetleri içinde kendilerini birer birer anarak nasıl zevkle seyrediyorsak, bu gibi eserlerde de, eski toplum hayatının çeşitli çevrelerini hep o merak, hep o heyecanla takip ediyoruz.
Refik Halid Karay'ın "Bu, Bizim Hayatımız" adlı romanı, bu özelliği taşıyan eserlerden biri olarak bizi kendine çekmektedir.
İşte Refik Halid Karay bunu yapmıştır... Roman kahramanının oturduğu yalıdan başlayarak, bizi dedektifin girip dolaştığı yerlerle; rastlayıp, görüştüğü insanlarla tanıştırmış, eski ve yeni hayatımızın bilinen yahut bilinmeyen, yaşanan yahut unutulan türlü çevreleriyle yüz yüze getirmiştir. Roman asıl bu bakımdan ilgi çekicidir. Bir halayık olarak girdiği kapıda bir hanımefendi oluveren beslemeleri, uşaklıktan paşalığa yükselen yetişmeleri, haremi, selamlığı, hamamı, atı, arabası, dıştan gösterişli, içten sinsi ve esrarlı hayatıyla yalı...
