Türk bilim çevrelerinin ne gibi araştırmalar yapmaları ve hangi konuları incelemeleri gerektiği eskiden beri tartışılan bir konudur. Bugün için karşılaşılan mesele iki cepheli: her şeyden önce, muhtelif bilim dallarındaki temel konuların işlenmesi, bunlar hakkında Türkçe eserlerin verilmesi geliyor; bundan sonra, Türkiye'nin kendi meselelerini de ele almak ve hazırlanan temel üzerinde bu memlekete ait konuları incelemek gerekir. Meselenin birinci cephesi, yani, temel konuların işlenmesi, bunlar hakkında Türkçe eserler verilmesi ve Batı dünyasında varılan sonuçların tanıtılması o kadar ağır ödev ki, sayıca zaten dar olan Türk bilim kadrosu, sadece bununla uğraşmağa bile yetmemektedir. Hâlbuki Türkiye'deki meselelerin incelenmesi için böyle bir temelin sağlanmış olması da şart. Bu bakımdan, çeşitli konularda şimdiye kadar yayınlanan eserlerde Türkiye ile ilgili meseleler üzerinde uzun boylu durulmamış olmasını mazur görmek gerekir. Herhangi bir bilim dalında çalışmağa başlayanlar, gayet tabii, önce o konunun genel veçheleriyle ilgili eserleri Türk bilim kitaplığına kazandırmak amacını gütmüşlerdir. Öte yandan, bilhassa siyasi bilimler sahasında, incelenmesi gereken sayısız konu, el-sürülmemiş halde, beklemektedir. Ayrıca, yeni metotların denenmesine, yeni araştırma usullerinin kullanılmasına ne kadar büyük bir ihtiyaç olduğunu belirtmeğe herhalde lüzum bile yok. Kısaca söylemek gerekirse, bugün, Türk bilim çevreleri, kendilerini bekleyen muazzam meselelere karşı karşıyadırlar...

---