Ben de Yazarım İstanbul
İsbn | : | 9786056584114 |
Yayın Tarihi | : | Aralık, 2016 |
Dil | : | Türkçe |
Sayfa Sayısı | : | 310 |
Ölçü | : | 16 x 23 cm |
Mehtaba ağız kıvrımından türküler düşürür bir kent, pörsümüş mektup zarflarından hatıralar saplanır kalbe manzarasından, hasret kaldığın zamana dengelenir caddeleri İstanbul’un. Ne şehir ki hem memleket hem gurbet insanoğluna. Kimine sevda, kimine firar. Tek soluğuna dahi bedel biçmek namümkün Şehr-i İstanbul’un. Kimine hakaret, kimine payitaht. Ama sokağında kıvrılan ateş, caddesine düşen yağmura uyum sağlar bu kentte. Sakallarına geçmiş zaman eki dokunmuş insanların kartonu yatak, parkası battaniyeyken İstanbul acıya ortak; Gülhane akşamlarına serilirken aynı ruhta iki beden, İstanbul sevdaya tutsak. Eyüp’ten okunan sabah ezanları yaşadığını hatırlatır sana; Zincirlikuyu’sunda zihnindeki mevte zarafetle makber döşer. Bir zalim çöker de dayarsa sırtını Eyüp’ün duvarlarına sabaha karşı, o ezan sesiyle vicdanına dokunan parçalar bu şehri, şehirden fazla kılar. Kuytusunda gam, keder, sefalet belki ama bu şehrin kalbine inmek de huzura sebep nihayetinde.
Bu şehir en çok devrik cümlelere yakışıyor. Eski tablolara, tavan aralarında hatıralara, kuytularında yasaklanmış istikbalin küfrüne yakışıyor. Bu şehrin derinlerinde ecdat yatıyor, aşikârında asalet. Kabuk tutan yaraya merhem oluyor bazen. Bazen zamanın o paslı çakılarıyla giriyor aklın izbelerine. Yani bu şehir tezat taşırken güzel, harmanlarken yanlışla doğruyu caddelerinde. Yumruk ısırtan sabahlarında, sabahçı kahvelerinde bir kuru kitaba gömülüp salah etmek için var bu şehir. Ve herkesin var elbet dehlizlerine hapsettiği bir kavgası İstanbul’la...