| Yazar | : | Orhan Koloğlu |
| İsbn | : | 9789756461655 |
| Dil | : | Türkçe |
| Sayfa Sayısı | : | 240 |
| Ölçü | : | 13,5 x 21 cm |
| Yayınevi | : | Pozitif Yayınları |
Yüzyıl Türkiye'sinin en yoğun tartışılan konusu Türban oldu... Bir zamanlar Sosyalist olup olamayacağımız gündemdeydi. 1990'da Sovyetlerin çöküşü ile bu sorun ebediyen terk edildi. Yerini, Avrupa Birliği'ne üye olup olamayacağımız, kapitalistleşip kapitalistleşemeyeceğimiz tartışmaları aldı. "Olduk, her şey tamam" diyenlerle "Acaba mı?" diyenler tartışırken konuya kesin cevabı Avrupalılar getirdi... Biz de türbana yöneldik.
Aslında konu son yıllara özgü değildi. 1980'lerden, hatta daha öncesinden başlamıştı, ama gündemin vazgeçilmez teması niteliğini son yıllarda, özellikle 200l'nin sonundan itibaren kazandı. Ne toplumumuzun ne de dünyanın başka önemli bir konusu yokmuş gibi büyük bir yoğunlukla tartışılır oldu.
Sıradan bir İngilizce ya da Fransızca sözlüğe bakılınca, bu Avrupa kökenli sözcüğün "Başın çevresine sarılmış uzun bir kumaş parçasından oluşan baş örten şey" anlamına geldiği görülür. Buna karşılık sözcük, İslam dini ve İslama uygun yaşam çerçevesinde tartışma konusu yapılmaktadır.
Acaba tartışmamızı, Avrupa Birliği'ne adaylığımız ya da laik bir cumhuriyete sahip olmamız sebebiyle mi, batı kökenli sözcüğe dayalı bir simgeye bağlayarak yapıyoruz?
